top of page
Can Taşkent

Avusturalyalı Mimar

Güncelleme tarihi: 12 May 2022

Ünlü bir mimar değilim. Üstelik bu güne kadar “How I Met Your Mother” dizisinin 2. sezonunun 4. bölümünde Mimar Ted’in söz ettiği gibi ilk binamın üzerine doğan güneşi izlemenin keyfine varabilmişliğim de yok.


Açıkçası ilk binamı henüz gidip göremedim.


Yıllar önce çok sevdiğim arkadaşım Elif, benden eşinin köydeki evi için bir proje çizmemi rica etmişti. “Bir bira ısmarlarsan yaparım” dedim. Beşiktaş sahilindeki bir restoranın bahçesine oturduk, patatesler ve biralar geldi. Bir yandan sohbet ederken bir yandan da elimdeki A4 kâğıtlarının üzerine kurşun kalemle sözkonusu projeyi çiziktirmeye başladım. Ayrılırken üzerinde plan kesit ve görünüşlerin yaklaşık ölçüleriyle birlikte karalanmış olduğu kâğıtları arkadaşımın koltuğunun altına sıkıştırdım.


Aradan uzun zaman geçti. Elif, tekrar görüştüğümüz bir gün laf arasında “senin projeyi inşa ettiler, haberin var mı?” dedi.


Bir bira sofrasında hızlıca sıraladığım eskizlerin ifade ettiği iki katlı, kırma çatılı, orta sofalı geleneksel Türk evi plan şemasında olmakla birlikte modernist bir duruş sergilemesini amaçladığım konut tasarımım günü birinde Karadeniz’in hiç bilmediğim bir köyünde ayağa kaldırılıvermişti.



Evi beş aile paylaşırmış, kimi zaman onaltı kişinin bir arada bulunduğu oluyormuş. Kimileri bir ortak mekanda buluşur ayak üstü sohbet eder, kimi orta sofaya açılan odasına çekilir kitabını okur, çocuklar bir köşede akıllı telefonlarına bakar, biri diğerini rahatsız etmeden yaşarmış.


“Öyle ilgi çekmiş ki” dedi arkadaşım, “köylüler her gün öğle namazını müteakip gruplar halinde gelip evi tavaf ediyorlarmış”. Soranlara da “Avusturya’da okumuş bir mimar arkadaşımız çizdi bunu” denilmiş. Bu bilgi halk arasında kulaktan kulağa dolaşırken “Avustralya’lı mimarın projesi” haline gelmiş.


Avusturya’nın makûs talihidir zaten, bütün dünya bu nispeten küçük eski hanedanlık ülkesini ismen Avustralya ile halkını da Almanlarla karıştırıp durur. Gerçi Avusturyalılar da buna karşılık – aslında tam tersi olmasına rağmen – dünyanın geri kalanına Hitler’i Alman, Mozart’ı da Avusturyalı olarak tanıtmak suretiyle intikamlarını almayı bilmiştir.

“İnşallah düşündüğün gibi yapabilmişlerdir evi” dedi Elif.


Bilmem ki? Güzel olduysa benim başarımdır, olmadıysa o Avustralya’lı mimarın günahı boynuna!

7 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page