top of page
Can Taşkent

İz Bırakanlar: Zaha Hadid

Güncelleme tarihi: 9 May 2022

Mimarlık dünyasında iz bırakmış ustaları, doğum günlerine yakın zamanlarda, seçilmiş eserleri ile ele almaya çalışacağız. Seriye 2016 yılında erken sayılabilecek bir yaşta hayatını kaybeden ünlü mimar Zaha Hadid ile başlıyoruz.

Fotoğraf: Zaha Hadid Architects


Sınırları Zorlayan Mimar


Zaha Hadid 31 Ekim 1950’de Irak’ta doğdu. Beyrut Amerikan üniversitesinde matematik bölümünü bitirdi, sonrasında Architectural Association’da okumak üzere Londra’ya taşındı.

1970’li yıllarda kendi deyimiyle “mimarlık camiasının hala modernist bir tutuculuk içinde” olduğuna inanıyordu. Meslekte yeni arayışlara giden yolun yine de modernizmi öğrenmekten geçtiğini düşündü. Eğitimi sırasında Rus Süprematistlerin işlerinden etkilendi. Bu tarzda etkileyici konseptüel grafik çalışmalar üzerinden tasarımlar yapan Hadid 1977’de mezuniyetinden hemen sonra Rem Koolhaas’ın ofisi OMA’ya katıldı. 1980 yılında kendi mimarlık ofisi Zaha Hadid Architects’i kurdu. Uzunca bir süre yaptığı projeler kağıt üzerinde kalan mimarın ilk binası 1993 yılında Vitra Kampüsünde inşa edildi.

Metropolis, Zaha Hadid, 1988


Vitra Kampüsü Yangın İstasyonu, Weil-am-Rhein, 1993. Fotoğraf: Christian Richters


Sürekli yenilik arayışı içinde olan Zaha Hadid’in çalışmaları meslektaşları ve eleştirmenler tarafından karışık tepkiler aldı. Övüldüğü kadar yerildi de. Cesur, keskin çizgileriyle adeta yerçekimine karşı koyar gibi görünen bina tasarımları, genellikle müşterilerin ve  uygulamacıların gözünü korkutuyordu. Tasarımları “kentsel bağlam”dan kopuk, mannerist ve gösteriş amaçlı bulunuyordu. Yılmadan çalışmalarını sürdüren Mimar, Avusturya – Bergisel’deki kayak atlama kulesi  ve Cincinati’deki Richard and Lois Rosenthal Çağdaş Sanatlar Merkezi projeleri de tamamlandıktan sonra 2004 yılında Pritzker ödülünü aldı. Hadid, “mimarlığın Nobel’i” olarak bilinen bu ödülü alan ilk kadın mimar oldu.

Phaeno Bilim Merkezi, Wolfsburg, 2005 Fotoğraf: Werner Huthmacher


Bu, erkeklerin dünyası


Türkiye’ye çeşitli konferanslar için gelen Hadid, katıldığım etkinliklerden birinde kendisine en çok yöneltilen sorulardan birinin “Irak’lı bir kadın olarak buralara nasıl geldiniz?” olduğundan yakınmıştı. Bu soruyu şakayla karışık “Nasıl olacak? Uçakla” diye geçiştirdiğini ifade etmişti.

Zaha, bunca başarısına ve dünyaca ününe rağmen röportajlarında sıklıkla bir arap kadını olarak mimarlık piyasasında ayakta durmanın ne denli zor olduğunu dile getirirdi.

Doğulu hemcinslerine kıyasla çok daha fazla olanakları olan batılı kadınların bile erkeklere oranla kendinden çok az söz ettirebildiği bu sektörde Zaha’nın vardığı nokta gerçekten de ilgiye değer.

Tüm çabalara rağmen özellikle batılı ülkelerde karşılaşılan ırkçı yaklaşımlar özünde pek de azalma eğilimi göstermiyor. İşyerinde kadınlar ve erkekler arasındaki bu fırsat dengesizliği problemi ise dünya çapında farklı oranlarda da olsa hala geçerliliğini koruyor. İngiltere’de 2017 yılında yürürlüğe giren bir yasa ile 250’den fazla çalışanı olan firmalara cinsiyete göre ortalama saat ücreti karşılaştırma raporu (gender pay gap) verme zorunluluğu  getirildi. Yüksek maaşlı pozisyonlarda çalışan kadın sayısı erkeklere oranla az olduğunda ortalama rakamlar arasındaki açık genellikle genişliyor. Hadid’in kendi ofisinde bile bu yıl nisan ayında açıklanan rakamlara göre kadınların saat ücretlerinin ortalaması erkeklerinkine oranla yaklaşık %20 daha az. Anlaşılan bu konularda daha aşılacak çok mesafe var.

Stuart Weitzman Ayakkabı Mağazası, Milan, 2013. Fotoğraf: Jacopo Spilimbergo


360 tane derece var, neden birine takılalım ki?


“Kolay bir yaşam istiyorsanız mimar olmayın” demişti Zaha. Eminim biliyordu ki, kendi gibi düşünen “rahatsız” tasarımcılar için bu zaten bir seçenek değil, kaçınılmaz bir yoldur. Sürekli yaratma ve üretme aşkıyla geçen, engebelerle dolu çetin bir yol.

Zaha Hadid’in insanı ilk bakışta çarpıcı görünüşleriyle etkileyen projeleri aslında son derece sıkı modernist ilkeler üzerine kuruludur. Yapıları kentle yakından ilişkili, açıkça organize edilmiş, dolaşımı kolay, zengin halka açık mekanlarla donatılmıştır. Malzemeler çoğunlukla brüt, doğal ve sade halleriyle, temiz detaylarla uygulanmıştır. Her projesi olabildiğince özgündür ve adeta mimarın teknolojide ve sanatta duraksız yenilik arayışını temsil eder.

Tasarım yaklaşımında modernizmin özünü alıp, dogmasını reddettiği gerçeğini adeta “360 tane derece var, neden birine takılalım ki?” sözleriyle ifade etmiştir.

Kartal – Pendik Kentsel Dönüşüm Projesi, 2006. Görsel: Zaha Hadid Architects


2006 yılında İstanbul Metropoliten Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi’nin Kartal ve Pendik bölgesi için açtığı davetli yarışmayı kazanan Zaha Hadid, burası için parametrik tasarıma dayalı bir öneri getirdi. Proje, iki ilçeyi birbirine bağlayan ana arterler üzerine kurulu çeşitli kentsel verilere göre oluşturulan üç boyutlu bir ızgara sistemi içerisinde halka açık ve özel mekanların organize edilmesini öngörüyor. Zamanında “halkı kente yabancılaştıracağı” endişesi ile sivil ve siyasi çevrelerden olumsuz eleştiriler alan bu projenin anafikri aslında bitmiş bir form tasarımından ziyade bir açık sistem kurgusudur. Bu sistemin içinde yerelliğe ve çeşitliliğe imkan yaratılacağı düşünülmüştür. İtirazlar nedeniyle mahkeme tarafından 4 kez iptal edilen proje 2015 yılında belediye meclisinden geçti, bugün çeşitli farklılıklarla da olsa uygulama aşamasında bulunuyor.

MAXXI Müzesi, Roma, 2009. Fotoğraf: Iwan Baan


“Sınırları zorlayan” mimar olarak tanınan Hadid, mimarlık içmimarlık ve şehircilik dışında endüstri tasarımı ve moda alanlarında da çalışmalar yaptı. Tasarımlarının bir bölümü internet üzerinden sipariş edilebiliyor.

2013 yılında Slamp için çalıştığı modeller Aria ve Avia Koleksiyon’un Tarabya Kampüsü’nde görülebilir.

Aria ve Avia, Zaha Hadid, Slamp, 2013


Hadid, tasarım etkinliklerinin yanısıra çeşitli ülkelerde akademik kadrolarda yer almış ve konuk profesörlük yapmıştır. Projeleri ve grafik çalışmaları dünya çapında sergilerde yer almıştır, bir çok eseri hatırı sayılır müzelerin koleksiyonlarında yer alır. Mimarlık mesleğine katkıları nedeniyle çalışmaları profesyonel, akademik ve sivil örgütler tarafından defalarca ödüllendirilmiş ve kendisi de çeşitli madalyalarla onurlandırılmıştır.

Zaha Hadid Architects, ünlü mimarın cesur ve yenilikçi çizgisindeki çalışmalarını halen aynı isim altında, Patrick Schumacher’in yönetiminde sürdürüyor.

Heydar Aliyev Center, Baku, 2013 Fotoğraf: Iwan Baan


Kaynaklar

ZHA Resmi web sitesi: http://www.zaha-hadid.com/

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page